27 Kasım 2011 Pazar

KOCAMIN AYAKKABILARINI ÇÖPE ATTIM

Evet yanlış okumadınız.Kocamın yesyeni üstelik te çok sevdiği ayakkabılarını çöpe attım.Aslında kar botlarını da atacaktım ama onu hem daha hızlı farkeder hem de bir daha ki tartşmamızada birşeyler kalsın.
Aslında herşey çok güzel başladı.Ailece keyifle yemeğimizi yedik.Derken baba kız şakalaşmaya başladılar ,tüm şakalaşmalarının sonunda olduğu gibi sonu kavgayla bitti.ben konuya nasıl dahil oldun işte orasını hiç hatırlamıyorum ama bizim cankuş (şuan itibarıyle deve kuşu)kendisini herzaman olduğu gibi haklı ilan etti.Hırsımı alamadım,hala çok sinirliyim ama en sevdiği ayakkabılarının çöpte olduğunu bilmek biraz olsun içimi ferahlatıyor:)

15 Kasım 2011 Salı

YAVRUKUŞ & BAYKUŞ


Baykuş sevgimi bilen yavrukuşum bir anneler gününde yukarıdaki kırmızı Baykuşu yapmıştı.Minicik elleriyle boyadığı bu tablo benim için çok ama çok değerli.Diğer küçük resimleri ise önce karalama olarak yapıp sonra atmaya kıyamadı.En sonda yine bana jest olsun diye baykuşları yaptı.Fransa gezimizin Ressamlar Tepesi ayağında bir ara ortadan kayboldu.Meraktan çatladım sonra bir baktım elinde minik sarı bir baykuşla geliyor.İşte böyledir benim minikkuşum;nerde baykuş görse annesi gelir aklına.Bizim kültürümüzün tersine batı kültüründe bilgeliği ve ağırbaşlılığıyla tanınıyor baykuş.Ben de şahidim valla ,hiç yaramazlık yapmadan ağırbaşlı ağırbaşlı oturuyorlar mutfakta:))))

13 Kasım 2011 Pazar

GENÇKIZ GİBİ GÖRÜNDÜĞÜNE BAKMAYIN ESTETİKLİ:))

Eve taşınma sürecinde çok yoğun olduğumgünlerden birinde rastladım ona.Sadece ayaklarının ahşabı gözüküyordu.Çok eski olduüu için döşemelerini söküp kapının önüne koymuşlardı.Sahibine almak istediğimi söyleyince 400tl olur dedi.Almakla almamak arasında kararsız kaldım ama Yavrukuşun onu aldığımda ne kadar sevineceğini düşünerek pazarlıkla 300tlye aldım.Ayaklarını boyatıp popart radyolu kumaşla kaplattım.Son ana kadar da Yavrukuşa göstermedim.Döşemecinin arabasında indirilirken yavrukuşun mutluluğu görülmeye değerdi.
Bu benim ilk eskiyi yeni yapma çalışmam.Biraz maliyetli ama unutmayın henüz ilk seferim.Umarım siz de beğenirsiniz.Keyirli pazarlar.(Bu ara da evi görmeye gelen herkesi çekiştite çekiştite bu kaltuüun yanına getiriyorum.Görmemişin bir geri dönüşüm kotuğu olmuş.....:)))

24 Ekim 2011 Pazartesi

Hayatta acı da var evet farkındayım.Perşembe günü havaalanında askeri uçaktan inen iki şehidi karşılarkende farkındaydım.Şimdi yüzlerce insan Van'da göçük altında.Nolur güzel Allahım,yasımızı tutalım,yaralarımızı saralım,

bu büyük acıları sindirebilmemiz için bize zaman ver.Evimize,şehrimize,ülkemize,dünyamıza barış ve huzur ihsan eyle.Şu anda ençok buna ihtiyacımız var....

14 Ekim 2011 Cuma

KARAR

Aslında bu yazı işimdeki son durumla ilgili oldukça karamsar ve sitem dolu bir yazı olacaktı.Yazıyı yazıp çocukluğuma ait fir fotoğraf ekleyip yayınlamaya çelıştım.Ancak nedense bir aksilik sonucu yazı yayınlanamadan tümüyle silindi.Sanırım buna evrene verdiğim mesaj sebep oldu.Neyse şimdi fotoğrafı ve yazı içeriğini değiştiriyorum.Bugün bölge idare mahkemesine dava açabilmemin son günü.Ama ben dava açmayacağım,çünki tekrar atanmayı bekliyorum.Evren seni seviyorum:)))(Evren sen anladın onu)

23 Eylül 2011 Cuma

GARP CEPHESİNDE YENİ BİRŞEY YOK

<


İşle ilgili belirsizlik devam ediyor.Asaleten baktığım göreve vekaleten devam ediyorum.Uykusuz geçen haftalardan sonra bioritmim yavaş yavaş kendine gelmeye başladı.Bir kırgınlık bir durgunluk hala var ama ilk şoku atlattım.Gelişmeleri merakla bekliyorum.
Bu arada evle ilgili tüm inşaat işlerini bitirdim.Ama Samsunda doğalgaz bağlatmak deveye hendek atlatmaktan daha zor olduğu için evin doğalgazı bugüne kaldı.Şu saat itibarıyle doğalgazcılardan haber bekliyorum.Blogların kapandığı dönemde hepinizi çok özlemiş daha çok post yapmaya karar vermiştim ama keyifsizliğim blog performansımı da etkiliyor(Sanki eskiden çok sık post yazıyordum da!)Ama hepinizi merakla takip ediyorum.....

25 Ağustos 2011 Perşembe

BU ARALAR TADINDAN YENMİYORUM.....

Geçen cuma günü itibarıyle yıllardır envai çeşit sınavlara ,girip güzel yurdumun dörtbir köşesinde yaptığım rotasyonlardan sonra geldiğim görevimden kanun hükmünde kararnameyle bir alt göreve geçirildiğimi öğrendim.Maaşımda %30

luk bir düşme olacak altın artıyor bari altın alayım diye elimde avcumda ne varsa pazartesi günü gidip altına yatırdım.Şu an itibarıyle okkalı bir kaybımın olduğunu öğrendim.Anlayacağınız ben bu aralar tadından yenmez bir kıvamdayım....

28 Temmuz 2011 Perşembe

Evlendim

Evet sonunda oldu evlendim....Nihayet hem gönlüme hem de bütçeme uyan bir ev bulabildim.Kalbimle mantığım orta yolda buluştu.Ev hem sahile hem yola çok yakın üstelik bütçemede uygun daha ne olsun bundan iyisi Şamda kayısı...
Bloğumdaki sorun herneyse aynen devam ediyor ...Ne resim ekleyebiliyorum ne de yorum yapabiliyorum ama ben çok mutluyum.Nihayet şortumu giyip bisikletime atlayıp sahil turu atabileceğim bu yüzden fotoğrafsız da olsa bunu sizinle paylaşmak istedim.Aslında altı ay kadar öncebu evi görmüş ama nedense(etrafındaki evlerin bakımsız olması,sahil yolunun düzensizliği)beğenmemiştim.Ama abim gece saat birde sohbet ederken evin karşılarına 5 yıldızlı otel yapılacağını söyledi.Bende oralarda bir ev baktığımı ama beğenmediğimi söyledim.Abim delimisin kızım sen, otel bitince iki katı fiyatına alamazsın dedi.Bende hadi evi sana bir göstereyim dedim.Gecenin birinde yavrukuş,cankuş,bendeniz minikkuş ve abim eve bakmaya gittik.Cankuş(eşim)eve bayıldı,abim çok beğendi,yavrukuş(kızım) anne ben beğenmedim dedi.Ertesi sabah (Pazar sabahı)evin anahtarını alıp yavrukuşla içini gezince birden eve ısındım.Sahilinde düzenlenip yaya ve bisiklet yürüyüş yollarının yapılmaya başlandığını görünce; üstelik evin sıfır olması ve ordaki en makul evlerden birisi olması dolayısı ile kararımı verdim.
Bugün itibarı ile parasını verip tapusunu aldım.İçinde eşim ,kızım,akrabalarım ve arkadaşlarımla yani tüm sevdiklerimle yani sizlerle mutlu olmayı diliyorum.
Sevgiyle kalın....

6 Temmuz 2011 Çarşamba

AH O EVDE BEN DE OLSAYDIM

İki gün önce Atakum sahilinde ev baktım.Ev sahibi 500.000 tl (eski parayla 500 milyar lira)istiyor.Ben bu eve bizim gücümüz yetmez deyince ,kızım;anne ben 1 milyarını biriktiririm dedi.Şahane geriye kaldı 499 milyarı biriktirmek:))))

Bu ara da malesef bloğuma hala resim yükleyemiyorum,bütün işlemleri sırasıyla yapıyorum hatta ekranda resim yüklendi diyor ama malesef ekranda resim gözükmüyor.neyse ki yorum bırakma problemini şimdilik aştım...

5 Temmuz 2011 Salı

YARDIM

Arkadaşlar bir süredir kendi bloğuma ya da başka bir bloğa yorum gönderemiyorum..Şimdi de yazdığım posta fotoğraf ekleyemez oldum bu konuda bilgisi olan varsa lütfen bana yardı etsin...

20 Haziran 2011 Pazartesi

SEN KENDİNİ BİLİRSİN CANIM ARKADAŞIM....



Sizin hiç bana bişey olursa diye düşündüğünüz zamanlar oldu mu.Ben böyle düşündüğümde ilk aklıma gelen şey ise kızıma ne olcağıydı.Babannesi,anneannesi mutlaka çok ilgilenir, bir dediğini iki etmez ama yaşları malum....
Böyle düşününce hemen aklıma iki isim geliyor.İkisi de arkadaşım,biri benden 14 yaş büyük bir arkadaşım.Diğeri ise sensin.Sen kendini bilirsin,yarın doğumgünün,yarın sana telefon açmayacağım,doğumgününü kutlamayacağım.Sen ise ''minik'' mutlaka arardı acaba ne oldu diye merak edeceksin.Ta ki bu yazıyı okuyana kadar.İyi ki varsın,iyi ki seni tanımışım iyi ki tanıştığımızın ertesi gecesi yorganını omuzlayıp korkmayayım diye benimle gelmişsin.Seni çok ama çok seviyorum.Doğum günün kutlu olsun .....
(fotoğraftaki anahtarlık evinin anahtarı olsun arkadaşım....)

29 Mayıs 2011 Pazar


Bir haftadır gündemi meşgul eden aile danışmanına iki çift laf da ben söylemezsem çatlarım....Bileniniz biliyor zaten ne dediğini, bilmeyeniniz de kendi dünyasında devam etsin.
Efendim hanımefendi kadınların sosyal güvenliği açısından 4 evliliği uygun görmüş.Eksik olmasınlar.Bir kadını korumanın tek yolunun bir erkeğin 2.,3.,4. karısı olmaktan başka çözümü olmadığını düşünen bu kadını bir belediye niye istihdam eder;bu belediyeyi yönetenleri halk niye seçer hiç bilemiyorum.Bildiğim birşey varsa eskiden düşünmenin bile ''abesle iştigal''sayılacağı şeylerin şimdi''sosyal devlet''anlayışına denk getirilmesi,bu da yetmezmiş gibi neredeyse 100 sene önce akliselimlerin terkettiği şeyleri bazı insanların ağızları sulanarak dillendirmesi....
Hiçbir kadının ikinci,üçüncü,dördüncü kadın olmasını istemiyorum.Ne evimde ,ne şehrimde,ne ülkemde,ne de dünyada ki herhangibir yerde....Her kadının(insanın)insanca yaşayabileceği,insani,ahlaki,maddi,manevi donanımlara sahip olarak yetiştirildiği;hayatını devam ettirebilmek için kimsenin şemsiyesine ihtiyaç duymadığı,var olmanın bir başkasıyla değil sadece kendi varlığıyla mümkün olduğunu bidiği bir sabah uyanmak dileğiyle, mutlu pazarlar.....

6 Mayıs 2011 Cuma

HIDIRELLEZ



Gece 4 de kalkıldı,deniz kıyısına inildi ,dilekler dilendi.........

Normalde sabahları okula giderken zorla kalkan kızım gece üçbuçukta gelen telefonla ayağa kalktı,eşim ben de geleyim olta atarım deyince bizim üç kişikil çekirdek aile sabahın dördünde deniz kıyısındaydı.Havanın yağışlı olması nedeniyle çok kalabalık değildi.Bizi uyandıran arkadaşım bizim için yumurta haşlamış.(Laf aramızda daha önce hiç hıdırellez kutlamadığım için yumurta haşlanması gerektiğini bilmiyordum..)Yumurtalarımızı yiyip kabuklarını denize attık,kumun üzerine de dileklerimizi çizip dua ettik.Biz ayrılırken bie grup ateş yakıyordu......

Bu vesileyle hepinizin hıdırellez gününün güzel geçmesini ve dileklerinizin en kısa sürede gerçekleşmesini diliyorum...

4 Mayıs 2011 Çarşamba

AMA BEN SİZİ ÇOK ÖZLEDİM.......


Evet sizi; yani blog dünyasındaki tüm blogerları çok ama çok özledim.Bir sabah kalktığınızda mahallenizdeki herkesin size allahasmarladık demeden gitmesi ne hissettirirse bir ay aynı hislerle bilgisayarın başına oturdum.....
Neyseki sessiz sedasız gelmişsiniz,burdasınız.Hepiniz hoş geldiniz,sefa getirdiniz.Bende artık bu ayrılıktan ders çıkardım,postlarımı mümkün olduğunca sık ayınlayacağım.Hadi şimdilik hoşçakalın....

19 Şubat 2011 Cumartesi


Klavyenin önüne oturup oturup kalktım.Ara verdiğim sürede bir sürü şey oldu.Onları şimdi yazmak istemiyorum.Belki sonra.....
Ama beni yazmak zorunda hissettiren şey Konyadaki ilahyat profösörünün söyledikleri.Neymiş efendim dekolte giyen kadın tecavüze uğrarsa yarı yarıya suçluymuş......Duyunca kulaklarım uğuldadı.Nasıl yani.Acaba yanlış mı anladım diye defalarca dinledim,okudum.Adam yanlış anlaşıldım diyerek başladığı konuşmasını: sözerimin arkasındayım diye bitirdi.
Günlerdir bekliyorum;Fatmagülün suçu ne dizisine lanet okuyan,senaristlerini bilinçaltındaki pislikleri açığa çıkararak kadınları aşağılamakla suçlayan kadın milletvekillerinden çıt yok.Neden hiçbiri çıkıp bu ülkede yanlızca dekolte giyinen kadınlara değil;küçücük kız çocuklarına,bir okadar erkek çocuğa,hatta belki bu kadar da hayvana tecavüz ediliyor demiyor.Tüm bu tecavüze uğrayan çocukların çok masum oldukları için,hayvanlarıda kuyruk salladıkları için mi tecavüze layık görüyor sayın profosör....
Özür dilerim ama ben bu görüşe saygı duymuyorum sayın profösör...Üstelik ülkemde sizin gibi profosör,eğitimci,bilim insanı olmasından da endişe duyuyorum.......